Chp Lideri Özel: Anayasa'ya Uymayanla Anayasa Yapmayız
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Anayasa meselesine mesafemizi koruyoruz. Şundan dolayı: zaten Terörsüz Türkiye, Kürt meselesinin çözümünde atılması gereken demokratik adımlar yeni yasa yapmayla, yasaya revizyonla yapılır. Anayasaya uymayanla anayasa yapmaya, bizi çekmek istediği zemine girmeyiz. Yasal düzenlemelerde hiç olmazsa Meclis zemininde mücadele verirsin. Anlatırsın, doğrusunu önerirsin. Bu ülke sivil, demokratik, çağın ihtiyaçlarını karşılayan bir anayasa yapacak tabii. Yasakları yasaklamış, özgürlü
(İSTANBUL) - CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Anayasa meselesine mesafemizi koruyoruz. Şundan dolayı: zaten Terörsüz Türkiye, Kürt meselesinin çözümünde atılması gereken demokratik adımlar yeni yasa yapmayla, yasaya revizyonla yapılır. Anayasaya uymayanla anayasa yapmaya, bizi çekmek istediği zemine girmeyiz. Yasal düzenlemelerde hiç olmazsa Meclis zemininde mücadele verirsin. Anlatırsın, doğrusunu önerirsin. Bu ülke sivil, demokratik, çağın ihtiyaçlarını karşılayan bir anayasa yapacak tabii. Yasakları yasaklamış, özgürlükçü bir anayasamız olacak. Ne zaman olacak, inşallah milletimiz Türkiye'ye demokrasiyi getirecek seçime gidince" dedi.
Özel, Habertürk TV'de katıldığı programda gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Özel şunları söyledi:
"Biz Türkiye'de ana muhalefet partisiyiz. Gelecek seçimlerde müstakbel iktidar partiyiz. Öyle umut ediyoruz. Yurt dışında Türkiye'nin partisiyiz. Türkiye'yi savunmam kadar normal bir şey yok. Kıbrıs'ta, Azerbaycan'da doğru yerde duracağım. Ege adalarıyla ilgili meseleyi konuşacağım, AB tam üyelik için konuşacağım. 77 ülkeden 89 parti, İspanya Başbakanı 5 gün boyunca İstanbul'da. Burada da Türkiye'nin tam üyeliğine önemli destek veren deklarasyon çıkarmaya çalışıyoruz. Orada konuşma yapacağım. Vize sorunu, öğrenci, işadamı, hasta, akademisyenimizin vize sorununu konuşmadan o toplantılardan görmedik.
77 ülkeden 89 parti bugüne kadar iki kez imzaladı. Bir kez İstanbul'dan CHP iktidarından Türkiye'nin AB üyeliğini tam olarak destekliyoruz diyorlar. Türkiye'de yaşananları merak ediyorlar. Biz de anlatıyoruz. Türkiye'de bir darbe süreci var. Nasıl 15 Temmuz'da darbe süreci yaşandı. Sayın Erdoğan kapımızı çaldı "Bunu dünyaya birlikte anlatalım" dedi. Biz de destek verdi. Biz de şimdi bunu anlatıyoruz. Bu sayın Erdoğan'ın en konforlu kıyafeti. Her bildiğini yapacak. Sonra "Yurt dışında bizi şikayet etmeyin'. Dünyada bir ülkede bir darbe girişimi varsa. Birisi demokrasiyi askıya alıyorsa, seçim sonuçlarını askıya alıyorsa bu uluslararası toplumun sorunu. Bütün dünyanın demokratik toplumların birbiriyle dayanışma olma yükümlülüğü var.
"Bunun kumpas olduğunu doğru anlatmaz, buna teslim olursak arkası gelir"
Mesela bunu geçmiş dönemlerde DEM'e yaptıklarında 49 belediyeye kayyum atandı. AK Parti tadına vardı mı devam eder. Şu anda eğer biz gerekli tepkiyi göstermez, bunun kumpas olduğunu doğru anlatmaz buna teslim olursak arkası gelir. Şu anda İstanbul'da 6 belediye başkanımız tutuklu. Esenyurt'un 1 milyon nüfusu var. Şişli de öyle. Şişli ve Esenyurt'ta kayyum atandı. Hesaba bakalım. Biz 19 Mart sabahına uyanırken nasıl bir sabaha uyandık? Ekrem İmamoğlu ilk önce Beylikdüzü'nde aday oldu, AK Parti'den aldı. Birinci galibiyeti buydu. Başarılı belediye başkanlığı yaptı. 5 yıl sonra İstanbul'a daya gösterdik. 25 yıl sonra Beylikdüzü'nü AK Parti'den almış İmamoğlu bu kez İBB'yi aldı. Beylikdüzü'ndeki AK Parti ve MHP seçmeninin memnuniyetinin katkılarıyla ülkenin son başbakanını halen görevde olan Meclis Başkanını yendi. Binali Yıldırım gibi marka ismi yendi. Erdoğan'ın en güvendiği ismi yendi. Onlar için büyük şoktu. 1950'de İsmet Paşa'nın yaptığını yapamadılar. "Bu AK Parti döneminin demokratik nişanesidir" demedi. "Oylar murdar oldu, 41 FETÖ'cü sandık başkanı var" dendi. Bu karardan 45 gün sonra 806 bin farkla millet "patron benim" dedi. AK Parti'nin hazımsızlık sorunu var. 5 yıl İmamoğlu yönetti. 300 müfettiş gece gündüz tepesinde. İmamoğlu'nun ortaya koyduğu yolsuzluk dosyalarına Soylu el koydu, hala kapağını açmadılar. Ardından bir daha seçim oldu. AK Parti şehircilikte en güvendiği ismi Murat Kurum'u çıkardı. 17 bakan, bir cumhurbaşkanı yardımcısı ve Cumhurbaşkanı burada gece gündüz çalıştı. İmamoğlu farkı 1 milyon 100'e çıkardı tekrar başkan oldu.
İmamoğlu'nun diploma iptali kararı
İlk önce 6 ay geçiyor. Bunun sonucu anketler geliyor. Memnuniyet yukarıda. Tayyip Bey'in zihniyetinde şu "İstanbul'u kaybeden Türkiye'yi kaybeder'. Ekrem İmamoğlu İstanbul'u kazandı, Türkiye'yi kazanacak. Bunun üzerine manen ve hukuken silkeleyin diyor. Bir siyasetçiyi İstanbul'a Cumhuriyet Başsavcısı atıyor. O arkadaş "Bana filanca iştirakin dosyalarını getirin" diyor. Arkadaşlar dosyaları getiriyor. "Bu ne ya, bu kadar çok" diyor. "2019 öncesini getirin" diyor. Hukuku arıyorsan niye 2019 öncesi. Birisi ifade veriyor. Belediye ile yaptığı işten bahsederken önceki döneme ilişkin yolsuzluk söylüyor. "Ben o döneme bakmıyorum" diyor. Yalanlasınlar, hodri meydan. Geçmişe dönük dosyalarda 2019 öncesini iade etmedik desin. Sayın Başsavcı siyasi operasyona gelmiş. Bir başsavcı düşünün, İstanbul Üniversitesi'ne yazı yazıyor. İmamoğlu ve sınıf arkadaşlarının diploma iptali için. Savcı zaman geçince "acele edin" yazısı yazıyor. İlk yazısında "gereğinin yapılması" için yazı yazıyor. "Diplomanın iptali dahil gereğinin yapılması istedik" deniyor. 31 yıl önce verilmiş 28 diplomanın iptalini istiyor. Bu belge resmi kurumlara veriliyor YSK dahil.
Yani İmamoğlu ile uğraştığı onun adaylığının engellenmesine memur edildiği bu kadar net. Üniversite diplomayı veren fakülteye yollanıyor. Dekan kabul etmeyince dekan değişiyor. Salı akşamı iftar vaktinde İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu'ndan o görevleri olan, konuyla alakası olmayan, işletme fakültesiyle ilgilisi olmayan yetkisiz bir yerden diploma iptal ettiriliyor. Bu hukuksuzluk değil mi? Tayyip Bey çift dikişçidir, sağlamcıdır. Belki Danıştay yapılan idari işlemi bozacak. O zaman bu taraftan da yürüyorlar. Samimi bir şey söyleyeyim, bu yapılan haksızlığı anlattığımda bu diploma iptali hele hele 35 yıl önce gazete ilanıyla çağrılmış. 2020'de iptal için başvurulmuş "usulüne uygundur" denmiş. Tek suçu İmamoğlu'nun sınıf arkadaşı olan 28 kişinin diploması gidiyor. Bir tanesi Galatasaray Üniversitesi dekanı. Peki bu hocanın diploma verdiği bu kadar öğrenci ne olacak? Haksız mıyım? Yol haritamız ahlaki üstünlüğü zemini korumak. Psikolojik üstünlüğü ve bunun yarattığı enerjiyi diri tutmak. Bu meseleyi Japonya'da 8,5 milyon tirajlı gazetesine anlattım ağzı açık kaldı. The Guardian'a anlattım onun da ağzı açık kaldı. Türkiye'de üniversitelerin kapıları başörtülü kardeşlerime kapatıldığında ben de onlarla Ege Üniversitesi'nde eylem yapıyordum. Avrupa'da kapı kapı bunu dolaşıp anlatırken ne murad ediyorlardı iseler, AK Parti kapatılınca Avrupa'da ne murad edip kapı kapı gezildiyse aynı muradı ediyoruz.
Boykot kararı
Espresso'ya ben yapmadım ki Varank yaptı. Sahipleri diyor ki ne zaman Varank geldi burada kahve içti. Ondan sonra bunlar oldu. Bizim listemizde Espresso Lab yoktu. Bizim boykotumuz sınırlıydı. Dünyanın en önemli metropollerinden birinde bir gece yarısı 1 milyon 200 bin kişi doldurmuşuz. Bunu görmeyen televizyon kanalları var. Haber veriyorum. NTV için söylüyorum. Çok sevdiğim gazeteciler çalışıyor NTV'de. Kamerayı yakınlaştırmış benim yüzümü gösteriyor, 1,5 dakika konuşmanın en steril yerini veriyor. Kardeşim bir drone görüntüsü ver. Yüzde 70 bizden para kazanıyor. TRT, ahaber, Turkuaz, Demirören Grup başta olmak üzere boykot yapacağız dedim. Gençler bu sefer Espresso Lab diye zıplıyorlardı. Vakıf ve devlet üniversitelerde kantinlerde bu gençlerin sevdiği, mütevazı kahveyi uygun fiyata satan kahveler varmış. Diyorlar ki gelmişler buraları kiralamışlar, kahve fiyatlarını çok artırmışlar. Oradaki mütevazı esnafın gitmesine bozulmuş gençler.
Onlar zaten kendi çaplarında boykot ederlermiş. Binlerce öğrenci zıplayınca buraya gelmiş. CHP'liler önce Vatan Emniyet'ten geldi. Bütün üniversiteliler geldi. Bunun üzerine onları mı kıracağım. Espresso Lab bize ulaşınca "Gençlerin gönlünü yapın çıkarayım listeden sizi" dedim. İndirim yaparlarsa çıkaracağım. Gençler tüketim boykotu yapıyorlardı. Önce tutmadı boykot dediler Merkez Bankası raporuyla o gün yüzde 50 ticaretin düştüğü anlaşıldı. Bir tarafta bomboş AVM görüntüleri öbür tarafta bakanların alışveriş yaptığı market görüntüleri. Biz o yüzden genel tüketim boykotunu 1 gün gençlerin hatırına destekledik. Gençler yarın destek verin desinler destek veririm. Aynı dili konuşuyoruz. Yarın bunların boykotuyla ilgili sosyalist enternasyonalde karar çıkarırsam şaşırmasınlar. Mitinge bağlanırsın 15-20 dakika namuslu yayın yaparsın çıkıp başka yayın yaparsın. Ben de boykotu sürdürürsem ne olayım. Arabayı bana, seçmenime sat, yemekleri, içkileri bizim seçmene sat, ondan sonra bizim yayını verme git başka tarafa hizmet et, nerede bu yoğurdun bolluğu?
'İmamoğlu ile gelecekte Türkiye hayalimizi konuşuyoruz'
İmamoğlu ile gelecekte Türkiye hayalimizi konuşuyoruz. Bugün Cumhurbaşkanlığı Kampanya Ofisi'nin yönetiminde partiyi kimi temsil edeceğini konuştuk. Gölge bakanlıkları ofiste, MYK'daki gölge bakanlıklardan, grubumuzdan yapalım. Süreci birlikte tasarlamak, olası projeleri en doğru nasıl aktarırız? Yargı süreçlerini konuşuyoruz. Çocuğumuzdan çoluğumuzdan konuşuyoruz. Sonuçta çok iyi dostuz, kardeşten ileriyiz. Anneler Günü'nde içeride olan kişileri aradım. Biz birbirini seven aileyiz. Bizim Medya A.Ş'nin genel müdürünün kızlarıyla konuştum. Moral verdik birbirimize. Orada her şey kayıt altında.
'Seçmen başarısızlıktan sonra siyasetten öz eleştiri bekler'
Sayın İmamoğlu ile bizim ilişkimiz kopmaz. Kardeşlik hukukuna, güvene dayanan, birbirine güç veren ilişki. Birbirimizin evladını evladımız kabul eden bir anlayış. Aramızda kardeşlik hukuku var. Ortak hedefimiz Türkiye'nin kurtuluşu. İnsanlar bize umut bağlamış. Geçen seçimde basit bir siyaset okuması yaptık. Seçmen bu başarısızlıktan sonra siyasetten öz eleştiri bekler. Biz o öz eleştiriyi verdik. Kurultay sürecini, yeni yapılanmayı CHP'nin verdiği öz eleştiri olarak kabul edildi ve yeni bir kredi verildi. Bu krediyi aldık, basit sistem kurduk. 1970'den beri üstümüzde 3 kilit var. Gençler, kadınlar, bilim, ilim, irfan. Seçim şarkısını anketler yaptırarak belirledik. Müzikleri her seçmen grubuna dinlettik. Bolca kadını bolca genci aday gösterdik. Siyasi tarihin en büyük başarısını kazandık. Belediyeleri CHP olarak kazandık. Bu yolda yürümeye devam ediyoruz. Birbirimize kazık atmadık, kelek atmadık. Bu meselenin üzerine kim nifak sokmaya çalışırsa çalışsın. İktidar medyasına birisi çıkıyor komplo teorisi, iftira, hakaret. Bunların hiçbirisiyle meşgul değiliz.
'AK Parti, seçimden korkuyor'
Ara seçim 30 ay geçmeden yapılamıyor. Son 1 yılda yapılamıyor. Bir kez ara seçim yapılıyor boş sandalyeler için. Bunun için Meclis karar almalı. En son Süreyya Önder'in kaybıyla 8 milletvekilliği boş. Bir seçim bölgesi komple boşalırsa hemen o bölge için. Parlamentonun yüzde 5'i, 30 milletvekili boşalırsa ara seçim yapılması lazım. Nasıl olsa Kasım ayında 8 milletvekilliği için ara seçim yapılacaksa. 22 kişiye de gerek yok. Örneğin Türkiye coğrafyasında birer milletvekili boşaltarak Türkiye'yi ara seçime götürsek. Sandıktan kaçan hükümetin önüne sandık koysak. AK Parti İstanbul, Ankara, İzmir, Samsun'da kantara çıkmamak için istifayı kabul etmiyor ve seçimden korkuyor.
'A, B, C, Z planımız İmamoğlu'
Diplomasını iptal ettiler. Bölge idare mahkemesine başvuruldu. Yürütmeyi durdurma talebi var. Çok uzun sürmez. Durdurması için yeniden adaylığına kavuşur. Şu anda somut engel diploma. Yürütmeyi durdurmayla ortadan kalkabilir. İstinaf ve Yargıtay aşaması var. Ekrem İmamoğlu'nu adaylığı dışında bir seçeneği konuşmayı şu an için doğru bulmam. Geçenlerde bir kanalda sayın gazeteci çok ısrar ediyordu. Bizim Z planımız Ekrem İmamoğlu. Aday artık kendi bile kendini değiştiremez. Arkasında 15 milyon vatandaş var. O gün gediğinde aday olamıyorsa, mücadelenin büyüdüğü yerde sen adayı milletten kaçırırsan, onun yerine gösterdiğin adaya yüzde 70 oy verir. Partilere 400 milletvekili verir. 400 milletvekili olursa hızlı bir şekilde hızlandırılmış parlamenter sistemine döneriz. Ekrem İmamoğlu icranı başı olur, Başbakan olur. Tarafsız cumhurbaşkanı bugünkü tavrına bakılırsa Mansur Yavaş olur. Mansur Bey geçmişte "kimsenin yedeği değilim" demişti. Ben de kendisini bu pozisyona sokmak istemem. Mansur Bey'in Ekrem Bey'le gösterdiği dayanışma, parti kimliği, hukukçu kimliği, icracı kimliği çok önemli. O gün şartlar geldiğinde kendisi ne düşünür, biz ne düşünürüz, kamuoyu ne düşünülür bakılır. İmamoğlu milletin adayı olduğu için Cumhurbaşkanı adayı olduğunu söyledim, meselenin özü ve sözü budur.
Ben Mansur Bey'i değersizleştirecek bir şey söylemem. Kişisel ve parti hukukumuz çok güçlü. Zaman beni doğruladı. Mansur Bey'in bütün açıklamaları o günkü şartlarda bazı arkadaşlar gazetecilik yaptılar. Şunu söyledim "Mansur Bey'le bütün ihtimalleri konuştuk, Mansur Bey bu süreçte partim görev verirse diyor" dedik.
'İmamoğlu 15,5 milyon kişinin adayıdır'
İmamoğlu'ndan ziyade onu seçen 15,5 milyon vatandaştan utanırım. Şunu hatırlamak durumundayız. Tayyip Bey, Ekrem başkanın muhatap olduğu bütün suçlamalarla yolsuzluk, irtikap, terör örgütlerine destekle suçlandı, yargılandı. Ama asla sabahın köründe kapısına polis arabası gitmedi. Onu alıp da adliyeye zorla getirmediler. Tutuksuz yargılandı. Ceza aldığı davadan da Saraçhane'den kürsüye çıkıp davulla zurnayla Pınarhisar cezaevine yollandı, yanında yatacak koğuş arkası bile ayarlandı. O yüzden 15,5 milyon kişi sandığa gidip Tayyip Bey'e bunu hatırlatıyor. O yüzden "adayımı bırak sandığı getir" diyoruz. İmamoğlu 15,5 milyon kişinin adayıdır. Kendi belediye başkanlarıma şunu söylüyorum "Arkadaşlar çok dikkatli olmalısınız. Biz beyaz sayfayız üzerine bir nokta koyarlar o kiri gösteririz. AK Parti'nin yaptıklarını sakın yapmaya kimse kalkmasın" diyoruz. Yeterince açık mı?
Konya Milletvekili Hasan Ekici'nin AK Parti'ye geçişi
Tayyip Erdoğan'ın kendisinden seçilmiş milletvekili başka partiye gitmeye kalktığında ahlaktan dem vuruyordu. Bir ittifaktan seçilmiştir benzer yönelimde partiye gider. Partisinde huzuru kalmamış istifa eder başka partiye gider. Zaten CHP listelerinden seçilmiş. Tayyip Bey'e karşı ne diyoruz, tek adamın yönetimine karşıyız. Konya'da sınırlı sayıda gücümüz var. O gücümüzden seçilmiş beyefendi gitmiş onu AK Parti'ye taşıyor. Tayyip Erdoğan'ın videosunu izlesin, bu konuda söylediklerini. Esas mesele şu. İBB'ye kayyum, CHP'ye kayyum. O oyunu bir yerde bozduk. Daha sonra CHP'ye kayyum lafları geldiğinde sayın Bahçeli de "böyle saçmalık olmaz" dedi. Türkiye siyaseti bunlardan kurtulacak başka çare yok.
'Muharrem İnce ile gelecek hafta, gelecek hafta değilse takip eden hafta mutlaka bir araya geleceğiz'
Dün akşam Muharrem Bey'le yazıştık. Ankara'ya gelince çay içelim, sohbet edelim dedik. Muharrem Bey'in partisi var. Gelip de bizim kapımızda yattığı yok. Muharrem Bey'le çok sağlıklı ilişkimiz var. Zaman zaman kahvaltı yapıyoruz. Gelecek hafta, gelecek hafta değilse takip eden hafta mutlaka bir araya geleceğiz. Biz baba ocağı diyoruz. Muharrem Bey bu ocağa zamanında odun çekmiş insanlardan biridir. O buraya gelmek isterse, biz onunla birlikte siyaset yürütme noktasında olursak en kolay birlikte olabileceğimiz kişilerdendir. Bu iş paldır küldür, iki tarafı rencide edecek boyuta sokulmaya çalışılıyor. Buna gerek yok.
'Anayasa meselesine mesafemizi koruyoruz'
Anayasa meselesine mesafemizi koruyoruz. Şundan dolayı: zaten Terörsüz Türkiye, Kürt meselesinin çözümünde atılması gereken demokratik adımlar yeni yasa yapmayla, yasaya revizyonla yapılır. Anayasaya uymayanla anayasa yapmaya, bizi çekmek istediği zemine girmeyiz. Yasal düzenlemelerde hiç olmazsa Meclis zemininde mücadele verirsin. Anlatırsın, doğrusunu önerirsin. Bu ülke sivil, demokratik, çağın ihtiyaçlarını karşılayan bir anayasa yapacak tabii. Yasakları yasaklamış, özgürlükçü bir anayasamız olacak. Ne zaman olacak, inşallah milletimiz Türkiye'ye demokrasiyi getirecek seçime gidince.
'Sandıktan kaçmasınlar'
Ben ara seçim yapmaya kalktığında milletvekillerinin istifalarını kabul etmiyorsa. Bunca süredir sandığı getir adayımı getir demişim. Çok istiyorsa gelsin seçimi yapalım. Bu zaman benden niye kaçıyorsa hesabını sandıktan kaçarak yapmasın. O gün geldiğinde CHP'nin yetkili kurulları var, hesabını kitabını yapar. Tek adam olmadığım için giderim arkadaşlar "Bu beyefendiye yıllardır erken seçim dedik, şimdi gelmiş aday olacağım" derse ben de "avucunu yalasın" derim."
(SON)
Anka Haber Ajansı