İbb Başkan Vekili Nuri Aslan: “Ekrem Başkanı Dört Duvar Arasına Sığdıramazsınız” (Yazılıyor)

İbb Başkan Vekili Nuri Aslan: “Ekrem Başkanı Dört Duvar Arasına Sığdıramazsınız” (Yazılıyor)

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisinin 2024 yılı faaliyet raporunu İBB Başkanı Vekili Nuri Aslan sundu. “Bu toplantıların amacı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni yönetenlerin, Meclisimize ve hemşerilerimize hesap vermesidir. Ancak ben, bugün, hem İstanbul halkına hesap vermeye, Aynı zamanda İstanbul halkının iradesine yapılanın hesabını sormak için de buradayım” diyen Aslan “Dönemin seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan da bugün Başkanımızın tutuklanma sebebi ola

(İSTANBUL) İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nin 2024 yılı faaliyet raporunu İBB Başkanı Vekili Nuri Aslan sundu. “Bu toplantıların amacı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni yönetenlerin, Meclisimize ve hemşehrilerimize hesap vermesidir. Ancak ben, bugün, hem İstanbul halkına hesap vermeye, aynı zamanda İstanbul halkının iradesine yapılanın hesabını sormak için de buradayım” diyen Aslan “Dönemin seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan da bugün Başkanımızın tutuklanma sebebi olarak gösterilen suçlarla yargılanmıştı. Ama o günün belediye başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın kapısına sabahın köründe polisler dayanmadı. Kimse, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı eşinin, çocuklarının yanından alıp önce nezarete, sonra zindana atmadı. Belediye Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan tutuksuz yargılandı ve görevine devam etti. Çünkü hukuk, adalet bunu gerektirir. Herkes kesinleşmiş yargı kararıyla mahkum olana kadar masumdur. Milli iradenin temsilcileri olan yöneticileri tutuklu yargılamak ise yalnızca hukuka değil, demokrasiye, cumhuriyetimizin temel ilkelerine de aykırıdır. Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu girdiği her seçimi kazandı. Allahın izniyle kazanmaya devam edecek. Ekrem Başkanı dört duvar arasına sığdıramazsınız. O çoktan milletin gönlüne girdi. Yani sizin anlayacağınız… Atı alan Üsküdar’ı geçti” dedi. İBB'nin 2024 yılı faaliyet raporu 97 ret oyuna karşılık 158 oyla kabul edildi.

İBB Meclisi Nisan ayı toplantılarının üçüncü oturumu, Meclis 2. Başkanvekili Gökhan Gümüşdağ'ın başkanlığında Saraçhane'deki belediye binasında yapıldı. İBB ve TBB başkanı CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun 19 Mart’ta düzenlenen operasyonlarla tutuklanarak cezaevinde olması nedeniyle 2024 faaliyet raporunu İBB Başkanvekili Nuri Aslan sundu. “Ben, bugün, hem İstanbul halkına hesap vermeye, Aynı zamanda İstanbul halkının iradesine yapılanın hesabını sormak için de buradayım. Soruyorum: İstanbul’un seçilmiş belediye başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu niçin bugün burada, görevinin başında değildir? Soruyorum: Niçin Ekrem İmamoğlu’na daha önce örneği görülmemiş, hukukta yeri olmayan bir zalimlik yapılıyor” diyen Aslan şunları söyledi:

“O çoktan milletin gönlüne girdi. Yani sizin anlayacağınız… Atı alan Üsküdar’ı geçti”

“Her yıl gerçekleştirdiğimiz bu toplantıların amacı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni yönetenlerin, Meclisimize ve hemşehrilerimize hesap vermesidir. Ancak ben, bugün, hem İstanbul halkına hesap vermeye, aynı zamanda İstanbul halkının iradesine yapılanın hesabını sormak için de buradayım. Soruyorum: İstanbul’un seçilmiş belediye başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu niçin bugün burada, görevinin başında değildir? Soruyorum: Niçin Ekrem İmamoğlu’na daha önce örneği görülmemiş, hukukta yeri olmayan bir zalimlik yapılıyor? Büyükşehir Belediye Başkanları ülkemizde ilk kez yargılanmıyor… Dönemin seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan da bugün Sayın Başkanımızın tutuklanma sebebi olarak gösterilen suçlarla yargılanmıştı. Ama o günün belediye başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın kapısına sabahın köründe polisler dayanmadı. Kimse, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı eşinin, çocuklarının yanından alıp önce nezarete, sonra zindana atmadı. Belediye Başkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan tutuksuz yargılandı ve görevine devam etti. Çünkü hukuk, adalet bunu gerektirir. Herkes kesinleşmiş yargı kararıyla mahkum olana kadar masumdur. Milli iradenin temsilcileri olan yöneticileri tutuklu yargılamak ise yalnızca hukuka değil, demokrasiye, cumhuriyetimizin temel ilkelerine de aykırıdır. Sayın Ekrem Başkanımızın “kaçma şüphesi olduğu için” tutuklu yargılanmasını normal ve hukuki bulanlara milletimiz cevabı çoktan verdi: “O Kaçma şüphesi değil” diyor vatandaşlarımız, O seçimi kazanma şüphesi… bir sonraki cumhurbaşkanı olma şüphesi” Şüphelenmekte haklısınız. Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu girdiği her seçimi kazandı. Allahın izniyle kazanmaya devam edecek. Ekrem Başkanı dört duvar arasına sığdıramazsınız. O çoktan milletin gönlüne girdi. Yani sizin anlayacağınız… Atı alan Üsküdar’ı geçti… Evet, Büyükşehir Belediye Başkanları ülkemizde ilk kez yargılanmıyor…

“Sayın Ekrem İmamoğlu’nun yakın çalışma arkadaşları haksız yere tutukludur”

2012 yılında, yani AK Parti iktidarında, Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Aziz Kocaoğlu da aynen Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a ve Sayın Ekrem İmamoğlu’na yöneltilen suçlamalarla yargılandı. Sayın Kocaoğlu da tıpkı Sayın Erdoğan gibi bir gün bile gözaltına alınmadı, Bir gün bile tutuklanmadı. Yargılanırken görevinin başında olmaya devam etti ve sonunda beraat etti. Sabaha karşı evinin basılması, gözaltına alınıp tutuklanması gibi zulüm bir tek Sayın Ekrem İmamoğlu’na yapıldı. Sadece bu muamele bile, amaçlanan şeyin hukuki bir yargılama değil, bir yargı darbesi olduğunun kanıtıdır. Aynı irade, ilçe belediye başkanlarımıza da aynı hukuksuz muameleyi reva görmüştür. Esenyurt Belediye Başkanımız, Profesör Doktor Sayın Ahmet Özer…Beşiktaş Belediye Başkanımız Sayın Rıza Akpolat… Beykoz Belediye Başkanımız Sayın Alaattin Köseler…Şişli Belediye Başkanımız Sayın Resul Emrah Şahan…Ve Beylikdüzü Belediye Başkanımız Sayın Mehmet Murat Çalık, milletin iradesini hiçe saymaya yönelik bir yargı darbesi girişimi nedeniyle bugün haksız yere tutukludurlar. Önceki dönem Sarıyer Belediye Başkanımız Sayın Şükrü Genç haksız yere tutukludur. Sayın Ekrem İmamoğlu’nun yakın çalışma arkadaşları haksız yere tutukludur. Belediye Meclisi üyelerimiz, belediyelerimizin bürokratları, belediyelerimizin bütünüyle şeffaf, her safhası denetlenen bir süreç içinde birlikte çalıştıkları, şirketlerin sahipleri ve yöneticileri haksız yere tutukludur. Her birine buradan sevgi ve saygılarımı, destek ve dayanışma duygularımı gönderiyorum.

“Allah hiç kimseyi bu hale düşürmesin”

Onlara reva görülen bu ayrımcı muamele, bu düşman hukuku uygulaması herkesten önce bize, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’ne yöneliktir. Çünkü bizler, İstanbul tarihinde rekor oy ile seçilmiş Sn. Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu ve tutuklanmış diğer belediye başkanlarımız ve meclis üyelerimizle aynı kamusal sorumluluğu paylaşıyoruz. Herkesten önce biz Meclis üyelerinin buna itiraz etmemiz, meclisimizin itibarına, demokrasiye ve bizi seçen hemşehrilerimizin iradesine sahip çıkmamız gerekir. Bu bir parti meselesi değildir. Bu, hukuka ve demokrasiye bağlılığın gerektirdiği bir tavırdır. Siyasette, particiliğin, lidere bağlılığın, insanın onuru ve vicdanıyla çeliştiği zamanlar olabilir. İşte o anlarda susanlar, hukuksuzluğa, kötülüğe, zalimliğe sessiz kalanlar bir ömür bu utançla yaşarlar. Allah hiç kimseyi bu hale düşürmesin. 2019’dan bugüne meclisimize sunulan Faaliyet Raporları, Sayın Ekrem İmamoğlu’yla milletin önünde yarışmaya korkanların, korkmakta ne kadar haklı olduğunu gösteren sayısız örneklerle doludur. Bu faaliyet raporlarında İstanbul’un nereden nereye geldiği bütün açıklığıyla ortaya konmaktadır. Ekrem Başkanımızın ifadesiyle, İstanbul’da “israf, ihmal, rant” düzenine son verilmiş, “icraat, hizmet, yatırım” dönemine geçilmiştir. Bizden önceki döneme oranla çok daha az bütçe harcadığımız halde, çok daha fazla ve çok daha kaliteli hizmet üretmemizin nedeni, yine Ekrem Başkanımızın hep vurguladığı gibi, “halkçı, icraatçı ve adil” yönetim anlayışımızdır.

“İktidara geldiğimizde neler yapacağız, Sizler hayal edin”

Bizim şiarımızda halka hizmet hakka hizmettir. Milletin parasını doğrudan millete verme anlayışıyla hareket eden Belediyemiz, İstanbullulara sunulan sosyal destekleri 6 kat artırmış ve alabildiğine çeşitlendirmiştir. Ücretsiz süt dağıtımından Anne Kart uygulamasına, Yuvamız İstanbullardan, öğrenci yurtlarına çiftçilere destekten, öğrenci desteklerine yenidoğan paketinden emeklilere pazar desteğine Kent Lokantalarından Bölgesel İstihdam Ofislerine, Bağımlılıkla Mücadele Hizmetlerinden, Bütünleşik Halk Sağlığı Merkezlerine… İstanbul’un ve ülkemizin belediyecilik tarihinde görülmemiş, pek çok öncü uygulamaya imza attık. Bir yandan bu halkçı uygulamaları sürdürürken bir yandan da İstanbul tarihinin en yatırımcı, en icraatçı yönetimi olduk. Metro ve ulaşım yatırımlarımız… Altyapı ve çevre yatırımlarımız… Kentsel dönüşüm, Yeşil alan, Eğitim, kültür, Sağlık ve spor yatırımlarımız rekor düzeydedir.Bizden önceki yönetimin kullandığı bütçenin neredeyse yarısıyla onların yaptığından misliyle fazla iş yaptık. Üstelik bütün bunları pandemiye, tarihimizin en ağır ekonomik krizine rağmen, iktidarın eşi benzeri görülmemiş engellemelerine rağmen başardık. Tüm bu olumsuzluklara rağmen; İstanbul’da neleri başardık bakın, İktidara geldiğimizde neler yapacağız, Sizler hayal edin…

“Ne pahasına olursa olsun Ekrem İmamoğlu’nu ve yönetimimizi itibarsızlaştırmaktır ama bunu başaramayacaklardır”

6 yıl boyunca tam 1.526 inceleme ve soruşturmadan, biri özel biri de genel olmak üzere 2 Teftişten geçen ve hepsinden yüzümüzün akıyla aklanan bir ekip olduk. Bu soruşturmaları kimler yaptı peki? Mülkiye Müfettişleri, Hazine ve Maliye Müfettişleri, Ticaret Müfettişleri ve MASAK Uzmanları ile müştereken yapılan: gelir-giderler, ihaleler, işyeri açma ve çalışma ruhsatlarına yönelik özel teftiş var. Bunlar arasında Mülkiye Müfettişlerince 2019-2025 yılları arası tüm iş ve işlemlerimizi kapsayan genel teftiş var. Bizler, hesap vermeyi onurlu bir görev sayarız. Kamu bütçesini kamunun yararına kullanıp kullanmadığımız, hukuk içinde hareket edip etmediğimiz elbette denetlenmelidir. Ancak bu yoğunluktaki denetimlerin amacının hukuku ya da kamu çıkarını korumak olmadığı ortadadır. Ekrem İmamoğlu, şehri yönetirken, kanala, yalana, talana, aynı zamanda ranta ve milletin zararına olan her hususa karşı dimdik durmuş, şeffaf ve hesap verilebilir bir bütçe yönetimiyle milletin olanı yine millete vermiş ve verecektir Amaç, ne pahasına olursa olsun Ekrem İmamoğlu’nu ve yönetimimizi itibarsızlaştırmaktır ama bunu başaramayacaklardır.

“İşte ülkeyi yönetenlerin kâbusu budur. Altlarındaki koltuk sallandıkça milletin iradesine karşı hücuma geçiyorlar”

Tekrar söylemek istiyorum ki, 6 yıl boyunca tam 1.526 inceleme ve soruşturma, 1 özel 1’de genel olmak üzere 2 teftiş programına rağmen bulunamayan, hatta Ekrem İmamoğlu’nun talimatıyla ortaya çıkarılan ve kamuoyuna da duyurulan ve bilinen 2019 ve öncesi milyarlarca liralık yolsuzluk ve rant dosyaları ortadayken, ki bir tanesine bile soruşturma izni verilmedi. Ekrem İmamoğlu ve yol arkadaşlarını gizli tanık ifadeleriyle yolsuzlukla itibarsızlaştırmaya çalışmak, bundan bahsetmek “Yavuz hırsız ev sahibini bastırır” atasözünü hatırlatmakta. Bu, iddiaları hiçbir bilgi ve belge yok iken dillendirenlerin acizlik içinde olduğunu göstermektedir. Devletimizin yüzlerce itibarlı müfettişlerinin 1,500’den fazla incelemede bulamadığı nedir ki mevcut Cumhurbaşkanımızdan ilk seçimde görevi devralacak bir sonraki Cumhurbaşkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu, özgürlüğünden alıkonulmuştur. Asla partizanlık, ayrımcılık yapmadan, herkese aynı özen ve aynı ilgiyle yaklaşarak başardık. Hiç kuşku yok ki bu başarının mimarı, lideri ve en çalışkan neferi Sayın Ekrem İmamoğlu’dur. Çok değerli, çok liyakatli bir kadro kurmuş ve onu üstün bir başarıyla yönetmiştir. İstanbulluların ve ülkemizin dört bir yanındaki vatandaşlarımızın Sayın Ekrem İmamoğlu’na duydukları sevginin temelinde işte bu olağanüstü başarı vardır. Milletimiz, İstanbul’da örneğini gördüğü bu halkçı ve icraatçı yönetim anlayışını ülke yönetiminde görmek için sabırsızlanıyor. İşte ülkeyi yönetenlerin kâbusu budur. Altlarındaki koltuk sallandıkça milletin iradesine karşı hücuma geçiyorlar. Yargının arkasına saklanarak, milletin iradesine karşı kendi iradesini dayatmak isteyenler, tarihin her döneminde yenilmişlerdir. Yine yenilecekler.

“Hukuk ve dürüstlük yolundan bir kez olsun ayrılmadık”

Bu şehrin dört bir yanı Ekrem Başkanın halktan yana, icraatçı yönetiminin başarısının somut kanıtlarıyla dolu… 16 milyon İstanbullunun her birinin hayatına dokunan, hayatını kolaylaştıran, güzelleştiren işlerde Ekrem Başkanımızın imzası var. Hiçbir güç Ekrem Başkanımızı milletin gönlündeki yerinden söküp alamaz. Millet Büyüktür! Kim hangi hukuksuzluğu, hangi kötülüğü yaparsa yapsın, biz her yıl karşınıza yine icraat, Yine hizmet, yine yatırım dolu faaliyet raporlarıyla geleceğiz. 2024 yılı faaliyet raporumuzu işte bu inanç ve kararlılıkla, halkın oyu ile seçilmiş Sayın Ekrem Başkanımıza vekaleten sizlerle paylaşacağım. Fakat faaliyet raporuna geçmeden önce hatırlatmak istediğim çalışmalarımız var. Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu bu mecliste en son 2025 stratejik plan ve bütçe tasarısını siz kıymetli meclis üyelerimizle paylaşmıştı. Bu stratejik planı ve bütçeyi sizlerle paylaşırken dört temel kavramdan bahsetmişti: Çalışkan olmak, gayretli olmak, adaletli olmak. Ve bu üç kavramın ışığında çalışarak; İstanbul’a bereket getirmek. Biz her zaman bu düsturla çalıştık. Hukuk ve dürüstlük yolundan bir kez olsun ayrılmadık.

“Doğru işleri, doğru zamanda, doğru yöntemlerle planladık”

2024 Kasım ayında Ekrem Başkanın bu mecliste sunduğu 2025-2029 yılı Stratejik Plânı ve bütçe tasarısı da işte bu anlayışımızın sonucunda ortaya çıkmıştı. Yeniden hatırlamak gerekirse: “Tam Yol İleri” şiarıyla oluşturduğumuz 2025-2029 yılı Stratejik Plânımız; Afet ve acil durum yönetiminden ulaşım çözümlerine; Sürdürülebilir çevre ve enerji yönetiminden kent ekonomisine yeni değerler eklemeye; Sosyal yaşam olanaklarının geliştirilmesinden, sosyal ihtiyaçların eşit ve kapsayıcı bir şekilde karşılanmasına; İstanbul’u yaratıcı sınıflar için bir çekim merkezi yapmaktan Avrupa Oyunları ve Olimpiyatları düzenleyen bir spor kenti olmaya; Demokratik katılımdan kültürel ve doğal şehir mirasını korumaya kadar pek çok ihtiyaca cevap verebilecek şekilde, 39 İlçe Belediye Başkanının, Halkımızın, Çalışanlarımızın, Sivil Toplum Kuruluşlarının, Kamu Kurum ve Kuruluşlarının, özetle tüm paydaşlarımızın görüş ve önerilerini dikkate alan, katılımcı ve yenilikçi yönetim anlayışı ile adil, şeffaf ve finansal sürdürülebilirliği temin eden bir bakış açısıyla hazırlandı. Sayın Başkanımız Ekrem İmamoğlu’nun ilk dönemi olan 2020 – 2024 yılı Stratejik Planımızda gerçekleşen uygulamalarımıza yönelik geçmiş 5 yıllık dönem, yüksek performans sonuçlarımız da bize gösterdi ki doğru işleri, doğru zamanda, doğru yöntemlerle planladık. Ve yıllar bazında pandemiye, engellemelere, ekonomik kriz, öngörülemez büyük bütçe kesintileri ve küresel zorluklara rağmen hayata geçirdik. ”

Aslan'ın konuşmasının ardından mecliste gurubu bulunan siyasi partilerin başkan vekilleri sırayla söz aldı. Gerçekleşen konuşmaların ardından İBB'nin 2024 yılı faaliyet raporu 97 ret oyuna karşılık 158 oyla kabul edildi. İBB Başkan Vekili Nuri Aslan yaptığı teşekkür konuşmasında ise şunları söyledi:

"Umuyorum bir sonraki faaliyet raporunu İstanbul'un seçilmiş belediye başkanı kendisi sunar ve kendisi teşekkür konuşmasını yapar" diyen Aslan şunları söyledi:

“Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni bu konuda göreve çağırıyorum”

"Umuyorum bir sonraki faaliyet raporunu İstanbul'un seçilmiş belediye başkanı kendisi sunar ve kendisi teşekkür konuşmasını yapar. Hastanede yatan Sırrı Süreyya Önder başkanımıza acil şifalar diliyorum. Tüm Siyasi Parti genel başkanlarını ülkede yaşanan bu kaos sürecinde hukuka davet edip onların bir araya gelerek dünyaya örnek bir şekilde buradan çıkmamızı sağlayacak, görüş birliğine varmamızı temenni ediyorum. Aynı zamanda seçilmiş büyükşehir belediye başkanımızın, siyasi parti genel başkanlarımız Ümit Özdağ'ın ve Selahattin Demirtaş'ın ve tüm siyasi tutukluların ilçe belediye başkanlarımız var bunların tamamının bir an önce serbest bırakılmasını bu kürsüden talep ediyorum. Eğer siyasi partilerin genel başkanları bunu bir an önce bir araya gelip çözerlerse de meclisimiz adına onlara teşekkür ediyorum. Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni bu konuda göreve çağırıyorum. Umuyorum ülke bu süreci çok hızlı ve çok çabuk atlatır.

“Bu süreci çok hızlı şekilde inşallah mayıs ayının başında çözeceklerdir”

Etrafımız ateş çemberi. Dünyada büyük değişimler yaşanıyor. Bu değişimler yaşanırken, bu dönüşümler yaşanırken bizim kendi içimizde siyasi rekabet için, koltuk hırsı için birbirimizle mücadele ederken mevcut durumumuzdan daha kötüye gitmekten de korkuyorum. Ama bu devletin aklı selim insanları vardır, vicdanlı insanları vardır ve bunlar bir araya gelerek bu süreci çok hızlı şekilde inşallah mayıs ayının başında çözeceklerdir diye umut ediyorum. Mevcut Cumhurbaşkanımızın Sayın Recep Tayyip Erdoğan daha önce burada Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmak dünyanın en önemli kentlerinden birisinin üç imparatorluğa başkentlik yapmış bir şehir ve bunların belediye başkanları halkın oyuyla seçilmişlerdir. Dün Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yönetirken nasıl siyasi kariyer uğruna şov yapmamışsa bugün de Ekrem İmamoğlu şov yapmıyordur. Yok dün Recep Tayyip Erdoğan, Sayın Cumhurbaşkanımız sırf siyaseti uğruna İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin imkanlarını kullanmışsa ve ona helal olmuşsa vatan evladı olan diğer bir vatan evladı olan Ekrem İmamoğlu'na haram olmaz.

“Bu milletin değerlerini bu milletin çocuklarını karalamayalım”

Bizim helalleşmeye ihtiyacımız var. Bizim lafla helalleşmeye ihtiyacımız yok. Bizim bir Müslüman olarak bir insan olarak, bir birey olarak helalleşmeye ihtiyacımız. Dünü bırakıp yarına bakmaya ihtiyacımız var. Dünyada büyük değişimler var dolayısıyla yarın çok geç olabilir. Üç ay hapiste tutabilirsiniz. Mayıs ayında bırakmayıp üç ay daha tutuklu yargılayabilirsiniz. Ama sonuçta Ümit Özdağ da çıkacak. Partisinin başına geçecek. Selahattin Demirtaş da çıkacak ve siyasetine devam edecek. Ekrem İmamoğlu da çıkacak ve siyasetine devam edecek. Boşuna birbirimizi kırarak, sırf hırslarımız uğruna, sırf siyasi rekabetler uğruna, sırf kim daha çok sosyal medyada beğeni aldı uğruna bu milletin değerlerini bu milletin çocuklarını karalamayalım. Şu mecliste 2022 yılı ya da 2023 yılında bir konuşmam var şu mecliste. Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür ediyorum. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı o dönemki genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Bey'i dinleyip Mısır'la olan ilişkilerimizi geliştirmeye çalıştığı için diyen kişiyim. Bugün geldiğimiz noktada bizim bizden başka dostumuz yok. Komşularımız var, inanç birliğinde olduğumuz insanlar var. Dini olarak ortak değerlerimizi taşıyan ülkeler var. Biz bir arada durmazsak bir arada mücadele etmezsek, sonuçta Gazze bir turizm kenti olacak. Ya bizim dindaşlarımız ve kardeşlerimiz orada yaşamaya devam edecek ya da bir turizm kenti olacak. İşte bir karar vermesi gerekir en üst akılların, siyasi akılların. Ya kendi içimizde koltuk mücadelesini bırakacağız. Hakkı olanı Hakk'a vereceğiz milletin dediğini yapacağız. Ya da ya da ileride sömürge olmayı kabul edeceğiz.

“Asıl hesap öbür dünyada verilir”

Biz dün olduğu gibi cumhuriyetin kuruluşunda olduğu gibi mandaya ve sömürgeye karşıyız. Bizim aklımız bu kadim topraklarda yetişen insanlar. Bu dünyaya ışık saçmak ve ışık yaymak için gelmişlerdir. Onlarca evliya ve erenlerin olduğu kadim Anadolu toprakla topraklarındayız. Mutlaka vicdanımızla hareket etmek zorundayız. Günü birlik, küskünlükler ve kırgınlıklar olabilir günübirlik hatalar olabilir günübirlik, makam, koltuk veya da ekonomik savaşlarımız olabilir. Ama kimse için kara toprak kaçınılmaz değil. Dolayısıyla bu mahkemelerde Ekrem İmamoğlu da hesap verir, Selahattin Demirtaş da verir, Ümit Özdağ da verir. Dün Sayın Cumhurbaşkanımız da gitti, yargılandı. Bir karar verildi ve gitti cezaevinde yattı geldi. Ama asıl hesap öbür dünyada verilir. Öbür dünyaya yük taşımak istemiyorsak bugün vicdanlarımızda ve kalplerimizde ve bu ülkenin evlatlarında mutlaka barışı sağlamak durumundayız”

Anka Haber Ajansı