MHP Genel Başkanı Bahçeli: Vakit hesap vaktidir

MHP Genel Başkanı Bahçeli: Vakit hesap vaktidir

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Pençe-Kılıç Hava Harekatı'yla teröristlerin saklandıkları barınak, sığınak, mağara ve inleri isabetle vurulmuş ve hamdolsun kullanılamaz hale getirilmiştir. Hainler için hiçbir yer güvenli ve korunaklı...

Tayfur KARA- Mehmet Can PEÇE/SAMSUN, (DHA)- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Pençe-Kılıç Hava Harekatı'yla teröristlerin saklandıkları barınak, sığınak, mağara ve inleri isabetle vurulmuş ve hamdolsun kullanılamaz hale getirilmiştir. Hainler için hiçbir yer güvenli ve korunaklı değildir. Vakit hesap vaktidir. Vakit dökülen kanların hesabını damla damla sorma vaktidir" dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "2023'e Doğru Aday Belli, Karar Net" temalı miting programı kapsamında Samsun'a geldi. Cumhuriyet Meydanı'nda vatandaşlara seslenen Devlet Bahçeli, "Bugün cumhuriyete giden yolun ilk adımının atıldığı, ilk harcının kaldırıldığı milli mücadelenin ilk kıvılcımının çakıldığı Samsun'dayız, tarihin ve milletin huzurundayız. Bu muhteşem manzara Türkiye'nin şahlanışıdır, bu muhteşem manzara Türkiye sevdalılarının, dünyaya meydan okuyuşudur. Buradan şahit olduğum duygu seli karşısında bahtiyarlıkla açıklıyorum ki; milliyetçi ülkücü hareket ile Cumhur İttifakı, Türk milletinin geleceğini kurmak, Türk devletinin geleceğini kurtarmak ve mazlum milletlere kılavuzluk etmek için dün olduğu gibi bugün de yarın da göreve hazırdır. Samsun'dan yükselen milli ses, Türkiye'nin yükseliş umudu olacaktır. Samsun'dan yükselen ses yeni bir ergenekon gibi kudretli yürüyüşü simgeleyecektir. Samsun'dan yükselen ses tıpkı Atatürk'ün yaptığı gibi her alanda bir diriliş müjdesi olacaktır" dedi.

'TÜRK MİLLETİ TARİH BOYUNCA ZİLLETİ REDDETTİ'

Milli mücadele sürecine değinen Bahçeli, "19 Mayıs 1919 Türk milletinin kendisine biçilmiş kefeni yırtarak tarihi yeniden yazdığı bir dönemin başlangıcıdır. Milli mücadele süreci, millet sevgisinin, milli aklın, devleşmiş imanın ve en önemlisi gıpta edilecek bir sabrın sınandığı milliyetçiliğin yol haritasıdır. 19 Mayıs 1919'da umutsuzluğun koyu sisi dağıtıldı, teslimiyetçiliğin ölü toprağı cesaretle kaldırıldı. Milli bağımsızlığın adımları Türkiye Cumhuriyeti'nin temelleri atıldı. Samsun, Amasya, Erzurum, Sivas, Ankara, Sakarya, Afyonkarahisar, Dumlupınar ve İzmir etaplarından sonra düşman, bereketli topraklarımızdan sökülüp çıkarıldı. Tam bağımsızlığımız şehit kanlarıyla kesinleşti. Ebedi kardeşliğimiz, muhabbetle, hürmetle kenetlendi. Milli varlığımız ve milli değerlerimiz faziletle kemikleşti. Milli dayanışma huzurumuz fedakarlıkla kesinleşti. Türk milleti tarih boyunca zilleti reddetti. Türk milleti var olduğu müddetçe esareti elinin tersiyle itti" diye konuştu.

'TÜRK VE TÜRKİYE YÜZYILI VİZYONU YAYINDAN ÇIKMIŞ OK GİBİDİR'

Türk milletinin Lozan öncesine döndürülmek istendiğini belirten Bahçeli şöyle konuştu:

"Samsun'a çıkış, 29 Ekim 1923'ün yani Cumhuriyet'in kuruluşunun müstesna ifadesiydi. Şu günkü zaman aralığında bu iradeye kilit vuramayacaklar. Bu iradeye ambargo koyamayacaklar. Güvence, Samsun Cumhuriyet Meydanı'ndaki muazzam bir ayettir. Güvence, aziz Türk milletinin kahramanlık itibarıdır. Bugün karşımızdaki şartlar 1919 tarihindeki küresel dayatmalarla az ya da çok benzerlikler taşımaktadır. Türk milleti, Lozan öncesine döndürülmek, Sevr şartları birer birer önümüze getirilmek istenmektedir. Dışarıda taviz, teslimiyet, tutarsızlık ve ilkesizlik türbülansına kapılan, içeride ise yalan, talan, yağma, istismar ve inkar politikalarına bel bağlayan muhalefet partileri ve onların medyaya, iş dünyasına, akademi hayatına, sivil toplum kuruluşlarına kadar uzanmış ayakları, Türkiye'nin karşı cephesinde toplanmışlardır. Ancak milli ilerleyişimizi durdurmaya da takatleri yetmeyecektir. Lider ülke Türkiye hedefinin nişanesi olan Türk ve Türkiye Yüzyılı vizyonu yayından çıkmış ok gibidir, menziline doğru süratle ilerlemektedir."

'ADAY POLEMİĞİ ZİLLET PARTİLERİNİ BİRBİRİNE DÜŞÜRMÜŞTÜR'

2023 seçimlerinin önemine vurgu yaparak, aday polemiğinin zillet partilerini birbirine düşürdüğünü söyleyen Bahçeli konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bu meydanda toplanmış kardeşlerime açık açık soruyorum. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş felsefesini çürütmek amacıyla bir masa etrafında toplanmış zillet partilerine, 19 Mayıs ruhuyla direnecek misiniz? Türkiye'yi zalimlere rehin bırakmak için kuyruğa girmiş iş birlikçi siyasetçilere, 103 yıl önce atılan ilk adımın onuruyla karşı koyacak mısınız? Zulme sesini çıkarmayan terörizme itiraz etmeyen, zillet ittifakına, Türk milletinin tarihten süzülüp, gelen güçlü iradesini gösterecek misiniz? Hepsinin yüzüne, "boşuna uğraşmayın, boş yere vakit harcamayın, bizim adayımız belli kararımız net" diyecek misiniz? Elbette Cumhur İttifakı'yla Milliyetçi Hareket Partisi'ne oy ve onay verecek misiniz? Samsun'un bu duruşu milletimizin bu hissiyatı var olduğu müddetçe, Türkiye Cumhuriyeti sonsuzluğun ufkunda kutup yıldızı gibi parlayacaktır. 2023 yılında yapılacak cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimlerine az bir süre kala zillet ittifakının adayı hala ortada yoktur. Kazanacak aday polemiği zillet partilerini birbirine düşürmüştür. Bu yıl içinde sırayla kurdukları eğri bacaklı masalarda 8 kez toplanmışlar velakin bir arpa boyu mesafe alamamışlardır. İçine düştükleri buhranın bizi alakadar eden veya edecek bir tarafı da yoktur."

'HER BİRİSİNİN GİZLİ AJANDASIYLA KARŞIMIZDALAR'

6'lı masada yer alan liderlerin her birinin farklı cumhurbaşkanı adayları olduğunu öne süren Bahçeli, "Türkiye'mizin istikbalini risk ve tehlikeye atacak sakıncalı ilişkileri, sarsak irtibatları ve sancılı ünsiyetleri olduğundan dolayı zillet ittifakının kundura derisinden yapılmış maskesini indirmek de bizim için milli bir görevdir. Tek bildikleri, tek söyledikleri "Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'e geri dönme planlarıdır. Bunun dışında ne bir projeden, ne takdire layık bir hedeften, ne de sadra şifa politik ve ekonomik bir tekliften bahsettiklerini duyan, gören, şahit olan çıkmamıştır. 6+1 formatında kurulmuş masada vatan ve millet sevgisinin kırıntısı yoktur. Gelecekle ilgili en küçük hazırlıkları söz konusu değildir. Her birisinin gizli ajandası, bununla mündemiç farklı cumhurbaşkanı adayları vardır ve karşımızdadır. Birbiriyle anlaşamayan, birbiriyle çatışıp çelişen, birbirinin kuyusunu kazıp masadan kalkmak için fırsat kollayan partilerin ortak akla sahip olduğunu ileri sürmek temelsiz bir uydurmadır" dedi.

'ZİLLET İTTİFAKI KUKLADIR'

"Zillet ittifakı kukladır, kuklacı ise Türkiye düşmanlarıdır" diyen Bahçeli, şunları söyledi:

"Zillet ittifakı, milletin hassas değerleri ile oynayarak, devletin temel kurumları ile çatışarak çıkmaz bir siyaset yolunu seçmiştir. En başta CHP çok tehlikeli, sonuçları ağır olacak bir yanlışın içine sürüklenmiştir. Zillet ittifakı karanlık bir projedir, proje sahibi ise her fırsatta Türkiye'ye saldıran yerli ve yabancı mihraklardan teşekkül etmiş yıkım lobisidir. Cumhur İttifakı'na kumar masası diyenlerin aklına ve ahlakına şaşarım, çünkü asıl kumar masası, asıl ihanet masası bellidir, 6+1 sayıda partinin oturduğu masayı altından üstüne inceleyen herkes neyin ne olduğunu, hangi emellerin havi olup hakimiyet kurduğunu çok açık görecektir. Türkiye Cumhuriyeti masada kurulmadı, zulmet faillerinin ayaklarına tutunduğu masaya da bırakılmayacaktır. Türkiye Cumhuriyeti'ni tarih sahnesine çıkartan soylu irade cumhurun bizatihi kendi iradesidir, bu iradenin kifayeti ve künhü masalar değil zafer meydanlarıdır. Tezgah altı siyasi ilişkilerle milli geleceğimize ipotek koymayı heves edenlerin, bu heveslerini kursaklarında bırakmaya söz verdik, yemin ettik. Onlar varsın birbiriyle oynayıp günbegün oyalanıp dursunlar. Cumhurbaşkanı adayı o mu olsun, bu mu olsun diye masalara yüz sürsünler. Keyifleri yetene kadar yedi düvelle güç birliği yapsınlar."

'CUMHUR İTTİFAKI TÜRKİYE'DİR'

Seçime giden süreçte aday ve kararlarının net olduğunun altını çizen Bahçeli şöyle devam etti:

"Bulanık suda balık avlama merakında değiliz. Belirsizliğin rotasını takip etme anlayışında değiliz. Makam, mevki, servet, şöhret devşirme arayışında hiç değiliz. "Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben" kavrayış ve kararıyla hamle üstüne hamle yapma amacındayız. Cumhuriyet'in 100'üncü yıl dönümünü cumhurun zaferiyle taçlandırmanın gayesindeyiz. Bu haklı ve tarihi mücadelemizde yol haritamız bellidir. Türk ve Türkiye Yüzyılına milli birlik ve kardeşlik şuuruyla ulaşmanın azmindeyiz. 2023 yılında yapılacak cumhurbaşkanı ve milletvekili genel seçimlerini Türk milletinin karar anı, Türk tarihinin yol ağzı, Cumhuriyet'in yeni yüzyılla demokratik sözleşmesi olarak değerlendiriyoruz. Seçimlere giden süreçte adayımız belli, kararımız nettir. Karar verdik, mutlaka tatbik ve takip edeceğiz. Cumhur İttifakı olarak beraberliğimizi sonuna kadar koruyacağız. Hiçbir gevşemeye, suizanna, gönül kırgınlığına müsaade etmeyeceğiz. Seçime kadar değil Türkiye Yüzyılının çatısını el birliğiyle öresiye kadar, aziz milletimizi medeniyetler ve milletler mücadelesinde üst lige taşıyana kadar biriz, diriyiz, birlikte cumhurun ruh kökü, Cumhuriyet'in sarsılmaz güvencesiyiz. Diyorum ki, Cumhur İttifakı Türkiye'dir."

'CUMHUR İTTİFAKI, TÜRK MİLLETİNİN HAS BAHÇESİDİR'

Hedeflerini duyuran Bahçeli, "Cumhur İttifakı pazarlıksız, aracısız, hesapsız, hilafsız, hilesiz vatan türbedarı, Türk milletinin has bahçesidir. Milliyetçi Hareket Partisi'nin ve Cumhur İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı da Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır. Birinci hedefimiz Sayın Cumhurbaşkanımızın, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ikinci döneminde de çok yüksek bir oy oranıyla seçilmesi, başarılı çalışmalarına ara vermeden devam etmesidir. İkinci hedefimiz, Milliyetçi Hareket Partisi'nin milletvekili sayısıyla siyasal destek seviyesini çoklaştırmak, yıllardır layık olduğumuz hakkımızı milli iradenin oluruyla almaktır" ifadelerinde bulundu.

'HAKİKAT GÜN GİBİ ORTADADIR'

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni savunan Bahçeli, "Önemle altını çiziyorum; Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin birinci beş yıllık dönemi muazzam icraat ve atılımların hayalden gerçeğe dönüşmesine sahne olmuştur. Türkiye aradığı demokratik enerjiyi bu yeni sistemde bulmuştur. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne, tek adam yönetimi diyenler yalancıdır, yozlaşmanın çukurundadır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne istibdat, şahsım rejimi diyenler, utanmadan, sıkılmadan diktatörlük lekesi sürenler on numara müfteridir. Türkiye, siyasi müflislerin havsalasının dahi alamayacağı bir seviyeye Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle tırmanmıştır. Hakikat gün gibi ortadadır" diye konuştu.

'KILIÇDAROĞLU'NUN YOLU NAMERTLİK YOLUDUR'

Bahçeli, "CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun, 18 Kasım 2022 tarihinde, sosyal medya hesabından yaptığı İstanbul Borsası'nın itibarına gölge düşürme, manipülasyon yapma teşebbüsü tek kelimeyle ahlaksızlıktır. Son bir yıldır rekor üstüne rekor kıran İstanbul Borsası Kılıçdaroğlu'nun uykularını kaçırmaktadır. Yatırımcılara Borsa'ya girmeyin çağrısı yapan Kılıçdaroğlu gavurun kılıcını sallayan, Türkiye'nin güvenirliğini ve imajını sakatlamaya çalışan milli güvenlik sorunudur. Türk şirketlerinin değerini düşürmek için tezvirat borsası işleten, buna karşılık İstanbul Borsası'nın yükselişinden dolayı çılgına dönen Kılıçdaroğlu'nun yolu namertlik yoludur. Samsun'dan diyorum ki, bu Kılıçdaroğlu tasfiye memurudur, taşeron siyasetçidir; CHP, aziz Atatürk'ün ilkeleri ve Türkiye tehdit altındadır. Bu zillet zihniyeti ne söylerse söylesin, hangi iftiradan medet umarsa umsun, bugün devlet çok daha güçlü, millet çok daha umutlu, gelecek çok daha aydınlıktır" dedi.

'VAKİT HESAP VAKTİDİR'

Pençe-Kılıç Hava Harekatı ve terörle mücadeleye ilişkin mesajlar veren, Bahçeli, şöyle konuştu:

"Bilhassa terörle mücadelede çok önemli kazanımlar elde edilmiş, bölücü terör örgütünün ve diğer kanlı yedeklerinin beli kırılmıştır. PKK/YPG terör örgütünün eylem kapasitesine darbe indirilmiştir. Güney sınırlarımız boyunca açılmak istenen terör koridoru askeri harekatlarla baltalanmıştır. Kahraman güvenlik güçlerimiz sınır ötesinde, yurt içinde hainleri araya araya bularak etkisiz hale getirmişledir. Ve bu müessir süreç devam etmektedir. Terörist nerede ise Türkiye artık orayı yıkıp geçmektedir. İstanbul Beyoğlu İstiklal Caddesi'nde yaşanan hunhar saldırı Türkiye düşmanlarının faal olduklarının şüpheye yer bırakmayacak en son kanıtıdır. Gerek İstiklal Caddesi'nde gerekse de terörle mücadele esnasında şehit düşen tüm vatan evlatlarına bir kez daha Allah'tan rahmetler niyaz ediyor, tedavi altında bulunan kardeşlerimize şifalar diliyorum. Dün gece yarısı başarıyla icra edilen Pençe-Kılıç Hava Harekatı'yla teröristlerin saklandıkları barınak, sığınak, mağara ve inleri isabetle vurulmuş ve hamd olsun kullanılamaz hale getirilmiştir. Hainler için hiçbir yer güvenli ve korunaklı değildir. Vakit hesap vaktidir. Vakit dökülen kanların hesabını damla damla sorma vaktidir."

'BU ZİLLETE NEREYE KADAR KATLANMAK DURUMUNDAYIZ?'

Türk Silahlı Kuvvetleri'ni tüm güçleriyle desteklediklerini kaydeden Bahçeli, şöyle devam etti: "Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimizi tüm gücümüzle destekliyor, gazaları ve mücadeleleri hayırlı olsun diyor, en alt rütbeden en üst rütbeye kadar hepsini birden tebrik ediyor, başarılar diliyorum. Alemde şer bitmezse, Oğuz'da er tükenmez, asla da tükenmeyecektir. İstiklal Caddesi'nde bomba patlatan katil her şeyi bir bir açıklarken, hala malum partilerin yöneticileri sözde somut delil peşindedir, kanlı saldırıyı örtbas etmenin amacındadır. CHP'nin bir grup başkan vekili, "teröristin hangi örgüte mensup olduğu muamma" sözlerini ağzından kurşun gibi çıkarmıştır. İP'in bir Genel Başkan Yardımcısı da, "terörist taşıdığı pakette ne olduğunu bilmiyor olabilir" iddiasını küstahça ifade etmiştir. Zillet ittifakı, HDP'yi ürkütmemek, PKK/YPG'yi gücendirmemek, üstelik cinayetleri maskelemek için milletimize ve şehitlerimize adeta hakaret kuyruğuna girip zehir saçmayı siyaset zannedecek bir sefalete savrulmuştur. Devletin değil terör örgütünün açıklamasına itibar edecek kadar alçalmışlardır. Teröriste terörist diyemeyen kim varsa bizim gözümüzde teröristin eylem ve fikir yoldaşıdır. Bu da şerefli ve onurlu bir tavır olamayacaktır. Katile katil diyemeyenlerin, mesela İstiklal Caddesi saldırısını iktidara teşmil etme gayreti içine girenlerin vatan ve millet sevgisi kalmamıştır. Nedir bunlardan çektiğimiz? Bu zillete nereye kadar katlanmak durumundayız?"

'ENGELLEMELERE KARŞI YILMAYACAĞIZ'

Bahçeli, "Haykırışlarınız, düşmana korku salmaktadır. Engellemelere karşı yılmayacağız. Tuzaklara karşı dikkatli olup hiçbirisine aldırış etmeyeceğiz. Elbette başaracağız, birlikte başaracağız. 2023 Lider Ülke Türkiye ülkümüz gerçekleşecektir, elbette olacak birlikte olacaktır. Ülkümüzle ülkemiz huzurlu ve refah dolu yarınlara kavuşacaktır, elbette olacak birlikte olacaktır. Kaderimiz birdir, kanımız birdir, kararımız birdir, kavlimiz birdir, biz kardeşiz, biz büyük bir medeniyetin mirasçılarıyız. Olacaksa birlikte olacaktır, başarıya da birlikte ulaşmak zorundayız. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile siyasi ve ekonomik istikrar korunacaktır, elbette olacak birlikte olacaktır. Aklın ve bilimin hakim, hukukun ve adaletin üstün olduğu bir iklim oluşturulacaktır, elbette olacak birlikte olacaktır. Hiç unutulmasın ki, Türkiye'nin üniter yapısına, Türkiye'nin milli devlet anlayışına, Türkiye'nin toprak bütünlüğüne sonuna kadar sahip çıkacağız. Biz biliyoruz ki, müştereklerimiz ayrılıklarımızdan üstündür. Biz biliyoruz ki, bütün Türk illerini de kapsayan büyük bir aileyiz. Nitekim biz büyük Türk milletiyiz. Hep birlikte Türkiye'yiz" diyerek konuşmasını tamamladı.

​Devlet Bahçeli, mitingin ardından Ankara'ya hareket etti. (DHA)

FOTOĞRAFLI

Kaynak: Demirören Haber Ajansı